İlk Yurtdışı Macerası: İtalya

ilk uçakilk vizeilk pasaportilk yurt dışıilk proje * ilk dans


Salgının bizleri eve kapattığı şu günlerde yarım kalan işleri tamamlamanın vakti gelmişti. Kim bilir belkide bu yazı gibi beş yıldır yazacak çok şey ertelemişimdir. İtalya uğurum oldu ve devamında birçok ülkede bulunma şansım oldu. O yüzden ilkler unutulmaz diyor ve başlıyorum :)

10-17 Nisan 2015 - İtalya
Proje Derken?
Farklı ülkelerden gelen gençlerin, kendi kültürel değerlerini tanıtarak ve etkinlikler düzenlediği AB destekli bir projeydi. İtalya'nın ev sahipliğini yaptığı bu projeye: Portekiz, Bulgaristan, Romanya, Litvanya, Letonya ve Türkiye'den temsilciler katılıyordu. "Set A Place Your Table" isimli bir bu projenin Türkiye ortağı ise gönüllüsü olduğum IYACA ve katılımcıları biz olmuştuk.

Proje kapsamında ise ulaşım, konaklama, yeme-içme, eğitim malzemeleri, vize gibi temel masraflarımız belirli koşullar dahilinde karşılandığı için bize sadece pasaportumuzu almak ve kişisel harcamalarımızı karşılamak kalmıştı. İşin en güzel tarafı ise yabancı dilinizi bir sınav sonucu ile belgeleme şartı yoktur. Ancak dil konusunda yetkin olmak her zaman avantaj sağlar. Bunun gibi birbirinden farklı birçok proje vardır ve katılmak isterseniz IYACA başta olmak üzere Eurodesk temas noktaları veya AB projeleri ile ilgilenen birçok sivil toplum kuruluşundan destek alabilirsiniz.

Bu Gece - Şiir

Bu gece daha karanlık sanki
Belki de bir kaç gece olmuştur böyle,
Daha doğrusu, yine o gecelerin birisindeyim.

İşte bu gece,
Derin düşüncelere terk ettim kendimi.
Her şeyi tek bir kalemde silmek isteyen,
Deli bir ruh geziniyor bedenimde...

Yanlışı - Doğrusu; 
İyisi - Kötüsü; 
Kazananı - Kaybedeni olmayan bir hesabın,
Detaylarında kaybolmuş,
İşlem hatası yapmıştım...

Ruhum, aklım, kalbim karmakarışıktı...

İşte bu gece,
Güneşin doğuşunu bekleyemeyecek kadar sabırsız,
Her şeye lanet yağdıracak kadar öfkeli,
Bütün düzenleri yıkacak kadar anarşist,
Yıldızlara bakamayacak kadar aciz,
Hayallerinden vazgeçecek kadar umutsuz,
Sevdiklerinden kopacak kadar yalnız,
Her günahı kabullenecek kadar vazgeçmiş,
Ucuz şarapları özleyecek kadar kaybolmuştum...

İşte bu gece, 
Umudu biten, heyecanı tükenen, yolunu kaybetmiş
Garip bir yolcu olmaya karar vermiştim,
Ta ki yeni bir günün,
Güzel haberler getireceğini hatırlayana kadar...

Erdinç Yermez
6 Nisan 2020 (yeniden yayınlıyorum)


Gitmek - Şiir


Tadı tuzu kalmadı buraların,
Bak o da gitti, öbürü de gidecekmiş,
Zaten öncekiler de güzel atlarına binip gitmişti.
Kim kaldı geriye bizden başka. Yoksa...
Yoksa gerçekten, demirin tuncuna,
İnsanın piçine mi kalmıştık?

Susma söylesene,
Dostlar da gelir mi dersin?
Ya o deniz, orada da coşkulu çarpar mı sahillere?
Peki ya kuşlar, buraların şarkısını söylerler mi bana?
Konuşsana, götürebilir miyiz çocukluğumuzun sokaklarını?
Ya da ilk aşkın heyecanını yaşadığımız o parkı?
Hatırladın mı çaldığımız erikleri?
Sığar mı dersin o ağaçlar çantamıza.
Bilirim yalan söyleyemezsin ama sus.


Peki, neydi bizi anılarımızdan koparmak isteyen?
Asi gibi oradan oraya sürükleyip çılgına çeviren...
Gözlerimizi bağlasak yine de görür müyüz gerçekleri?
Kulaklarımıza tıkasak duyar mıyız yalanları?
Ya da bir gözlük taksak toz pembe olmaz mı buralar?
Ne dersin, kalmak gitmekten niçin zor buralarda?

Erdinç Yermez
6 Nisan 2020 (yeniden yayınlıyorum)





















Mutluluğun 6 Sırrı

Evet, yeniden blog yazma kararı almışken, kaybolmasını istemediğim bazı yayınlarım vardı. Onlardan birisini de "Mutluluk" üzerine yazmıştım, birkaç düzenleme yaparak sizlerle paylaşmak istiyorum. 

Bu konunun uzmanı olmayabilirim ama ne zaman mutsuz olsam, bu yazdıklarımı gözardı etmekten kaynaklandığını itiraf etmem gerekir. Mutluluk sembolü değilim ama ipin ucunu nerede kaçırdığımı, az çok kestirebiliyorum.


Mutlu olmayı kim istemez ki? 
O halde niçin mutsuz oluyoruz? 
Aile, okul, iş, sosyal ve aşk ilişkilerimden yola çıkarak birkaç önemli noktaya dikkat çekmek istiyorum.

Yeniden Buralardayım!

Evet yeniden buradayım!

Blog maceram yıllar önce başlamıştı ama Blogger'a olan ilgi daha da yoğunlaşınca artık farklı temalar, içerikler gadgetlar deneyeyim derken doyum noktası ile birlikte her şeyi taslağa çevirip bırakmıştım.

Belki de yaşanan yoğun gündemden yorulmuştum, paylaşmak istediğim onca şeye rağmen. Neyse ki yine buralardayım ve bir kez daha izah etmek gerekirse:

Beni yazmaya iten bu arzunun amacı: hatıralarımdan, gezi yazılarımdan, hayat tecrübelerimden, sosyolojik gözlem ve tespitlerimden yola çıkarak; hatıralarımı kalıcı hale getirmek, yazım yeteneğimi geliştirmek, düşünsel gelişim ve değişimimi takip etmek, toplumdaki problemlere çözümler sunmak, insanların sosyalleşmesi için ilgi uyandırmak, gezilecek yerler konusunda fikir vermek gibi birçok nedenle bilgi ve tecrübelerimi paylaşarak hem kendime hem de sizlere bir şeyler katmak istiyorum.

Aynı zamanda, çok yönlü düşünmeme katkı sağladığı ve anılarımı kalıcı hale getirerek hatırlattığı için blog yazmayı seviyorum.

Umarım hayatınıza, ruhunuza ve hayallerinize ufak da olsa katkı sağlayabilirim...

Erdinç Yermez 
30 Mart 2020



YASAL UYARI!

Telif Hakkı Erdinç Yermez'e aittir. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden yapılan her türlü indirme, alıntılama, kopyalama gibi eylemde bulunanlar; kasten veya bilmeyerek alıntının aslını çarpıtanlar hakkında "5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu" gereğince yasal işlem başlatılacaktır.